Category

EKONOMİ POLİTİK

Category

Kriz içselleştirilememiş devinimlerin, dengelenememiş güçlerin nihayet patlaması değil midir? Bu haliyle kriz bastırılamayanın görünür olmasına, şiddetin belirginleşmesine denk düşecektir. Toplumsalın temel unsuru olarak da ekonomik düzeydeki kriz, iktisadın içselleştiremediği şiddetin zirvedeki görüntüsünü verecektir. Kriz, bu durumda şiddet üreten kötü, iktisadın bizzat ve kaçınılmaz bir şekilde kendi ürettiği mi olacaktır?

Bu sütunlarda yapılmaya çalışılan, modern zamanların düşünürlerinin izinden (ki bunların bir kısmı ekonomi politik filozoflarıdır) giderek, zenginleşmenin ancak özgürleşme ile birlikte bir anlam ifade edeceğini göstermektir. Aklın eşliğinde gerçek özgürleşme mümkünse, erdem de ancak ikisinin varlığında söz konusu olabilecektir. İnsan olan için açıktır ki; yaşam ancak bu durumda yaşanabilendir.

Dil bilimci dil ile düşünce arasındaki ilişkiyi ve etkileşimi açık biçimde gösterdiğinde anlaşılabilecektir ki, Yahudi ile Musevi, zenci ile siyahi, dile dökenin farklı toplumsal-siyasi kavrayışını verebileceği gibi kullanılan dil bunlar hakkındaki anlayışları da yeni baştan yapılandırılabilecektir.

Karmaşık bir labirenttir insan ruhu. Teolojinin önermelerini kabul ederken aklın yol göstericiliğine de aynı anda yer bulabilecektir bilinmez olanı anlamak için.